Birçok gıda ambalajının üretimin polistiren kullanılmaktadır ve polistirenin büyük bir dezavantajı biyolojik olarak parçalanabilirliğinin zayıf olmasıdır. Bunun sonucunda çevre kirliliğine yol açmaktadır. Polistiren, temizlendiğinde ve diğer malzemelerle karıştırılmadığında geri dönüştürülebilir, ancak kirlendiğinde veya diğer malzemelerle birleştirildiğinde geri dönüştürülememektedir. Angewandte Chemie dergisinde bir Alman araştırma ekibi, polistiren mikropartiküllerini daha sonraki bozulmalarını kolaylaştırmak için oksitleyen bir biyohibrit katalizörü tanıtmıştır. Bu katalizör bir kobalt kompleksi ile birleştirilmiş çapa peptidleri (Çapa peptidleri yüzeylere bağlanabilen kısa peptid zincirleridir.) olarak bilinen bileşiklere dayanmaktadır.

Texas A&M Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, gıda ambalajları için yeni bir metal kaplama çözümü geliştirdi. Bu çözüm ile ürün güvenliğini artırmak amaçlanmaktadır. Araştırmacılar, galvanizli çelikten yapılan ambalajların hijyenik olmadığını ve korozyon riski taşıdığını belirtiyorlar. Yeni kaplama yöntemi, korozyonu %70’e kadar azaltmayı vadederken, süper hidrofobiklik ve kirlenmeyi önleme yetenekleri sayesinde bakteri ve kir tutunmasını engellemesi beklenmektedir.

Algae Cooking Club, şef sınıfı bir alg bazlı pişirme yağı olan ilk ürününü tanıttı. Bu yeni yağ, yüksek bir dumanlanma noktasına (535 °F) ve Omega-9 yağlarının (%93) yüksek bir yoğunluğuna sahip. Algae Cooking Club’ın ürünü, gıda endüstrisinin daha sürdürülebilir ve az CO2 emisyonlu üretim yolları arayışında geldiği bir zamanda piyasaya sürüldü.