Kaliforniya’da 2019 yılında kurulan Umaro Foods, deniz yosunu bazlı pastırmasını perakende pazarına sunmaya hazırlanıyor. Umaro Foods pastırması ayçiçek yağı, hindistan cevizi yağı, agar agar, karragenan, nohut proteini, deniz yosunu proteini, şeker, tuz, sebze suyu, doğal aroma ve kırmızı biberden yapılmaktadır. Okyanusta yetiştirilen kırmızı deniz yosunundan bitki bazlı pastırma üreten girişim, aldığı yeni yatırım desteği ile sürekli üretim sürecine geçerek maliyetleri daha da azaltabileceğini açıkladı. Umaro Foods halihazırda 250 restoran ve şarküteri ile çalışmaktadır.

Deakin Üniversitesi Fiziksel Aktivite ve Beslenme Enstitüsü’nde doktora öğrencisi Laura Marchese ve Kıdemli Araştırma Görevlisi Katherine Livingstone tarafından yürütülen bir araştırma, Avustralya süpermarketlerinde satılan 700’den fazla bitki bazlı gıdayı inceledi. Araştırma, bazı bitki bazlı ürünlerin yüksek tuz veya doymuş yağ içerdiğini ortaya koydu. Bu durum, tüketicilerin sağlıklı seçim yapma konusunda zorluk yaşayabileceği ve ürünlerin “sağlıklı” olarak nitelendirilmesinin sorgulanabilir olduğu bir gerçeği gösteriyor. Araştırma, bitki bazlı gıdaların içeriklerini anlamak ve bilinçli seçimler yapabilmek adına tüketicilere rehberlik etme ihtiyacını vurgulamaktadır.

Bu hafta yayınlanan yeni bir araştırmada, dondurulmuş gıdaların saklama sıcaklığının arttırılması, herhangi bir güvenlik riski veya ürünleri yeniden formüle etme ihtiyacı olmadan karbon emisyonlarının azaltılmasına yardımcı olabileceği sonucuna ulaşıldı. Campden BRI ve Nomad Foods tarafından yürütülen 12 aylık çalışma sonucunda, dondurulmuş gıdaların endüstri standardı -18 yerine -15 °C’de saklanmasının, ürün güvenliği, dokusu, tadı veya besin değeri üzerinde gözle görülür bir etki yaratmadan dondurucunun enerji tüketimini %10-11 oranında azaltabileceği ortaya konuldu.

Pestisit sorununu çözmek için Penn State araştırmacıları çözüm arayışına girmişlerdir. Bunun üzerine mahsulleri korumak için alışılmadık bir uygulayıcıya yönelerek uğur böceğinden yararlanmak istemişlerdir. Penn Eyalet Tarım Bilimleri Koleji’nden Sara Hermann liderliğindeki ekip, uğur böceği ve yaprak bitleri arasındaki yırtıcı-av etkileşimlerinin kimyasal ekolojisinden yararlanarak yeni bir haşere yönetimi aracı geliştirmiştir. Yapılan çeşitli araştırmalarda uğur böceğinin kokusunu fark eden yaprak bitlerinin yem olmaktan kurtulmak için geliştirdiği davranışlar incelenmektedir. Hermann son makalesinde, uğur böceği kokularının varlığının yaprak bitlerinin yemek yeme süresini de azalttığını ve nüfus sayılarını %25 oranında azalttığını da bulmuştur.